Moondrop Stellaris İnceleme – Planar Tiz ile Buluştu!

Moondrop, Planar sürücü olayına el attı. Planar bu sefer çok farklı bir yapıda. İşte merakla beklenen Moondrop Stellaris incelemesi.

Planar sürücülerin yaygınlaşması ile bundan 3-4 yıl önce 1000 doların üzerinde para vererek satın aldığımız kulaklıklardaki sesi, 100 dolarlık kulaklıklarda duymaya başladık. Fiyat/performans noktasında boyundan büyük işler başaran Planar furyasına şimdi de Moondrop adım attı. Moondrop Stellaris ile piyasayı sallamaya gelen firma, Planar’ın dezavantajlarını törpüleyerek sahnesi oldukça geniş ve üstleri zil takıp oynayan bir deneyim vadediyor. 100 dolar bandındaki bu kulaklığa gelin yakından göz atalım.

Moondrop Stellaris İnceleme

Moondrop, ürünleri ile her zaman sanatsal bir tasarım taşır ve Stellaris, kütüphanelerindeki en iyilerden biridir. Kutuyu açıp Stellaris kulaklıklarını elimizde tutarken,  diğer kulaklıklardan ne kadar farklı olduklarına şaşırdık diyebiliriz. Stellaris, Moondrops’un olağan yöntemlerinden bazılarından ayrılan özel bir yapıya sahip. Gövdesi, daha ağır bir his ve çarpıcı bir yüzeye sahip Chu’nun daha büyük bir versiyonu gibidir. Bütün estetiği, mor renkli bu güzel yıldızlı gecedir. Sanatsallığının dışında, boşluk garip bir şekilde şekillendirilmiştir. Çıkış ucu tuhaf bir şekilde uzundur ve muhafazanın, konkanıza oturmak yerine kulağınızın dışında dik durmasını sağlar. Mükemmel bir uyum değil, ancak minimum yorgunlukla kulağınızda kalan sağlam bir model.

Kulaklıktaki düzlemsel sürücü 14,5 mm’dir ve alt nanometre diyaframlıdır. Daha net bir sinyal üretmek amacıyla doğrusal olmayan bozulma ve bölünmüş titreşim için eşit olarak gerilir. Ses reprodüksiyonunda daha doğal ayrıntılar umuduyla Stellaris’in muhafazası içinde modifiye edilmiş bir akustik yapı da bulunmaktadır.

Moondrop ve düzlemsel bir araya geldiğinde bazı beklentiler oluşur. Ses sahnesi, bu beklentilerin en çok doruğa çıkacağı yerdir. Stellaris ile biraz zaman geçirdikten sonra, en sevdiğim yönlerden biriydi. Arttırılmış genişlik ve katmanlama gibi düzlemsel sürücülerin sunabileceği birçok özelliğe sahiptir. Stellaris’te stereo görüntüye gelişmiş yükseklik ve derinlik verilir. Sol kanaldan sağa doğru karışımın her bölümünü tanımlayan çarpıcı bir mekansal ayrım var. Ayrıca, iyi bir ayrım ve netlikle üst üste binen enstrümanlar ve efektlerle, ses öğelerinin doğrusal olmayan bir sunumunu da elde edersiniz.

Stereo alanındaki her konuma, diğerinin üstünde ve altında istiflenen daha büyük bir boyut eklenir. İyi bir kapalı arka kulaklık gibi hala samimi hissettiren açık bir ses sahnesidir. Düzlemsel özellikler, Stellaris’te bu düzeyde bir performans elde edilmesine yardımcı olur. Ayrıca, holografik görüntüleme yoluyla daha fazla daldırma sağlayarak bu IEM’lere biraz sarılmış hissettim.

Bass kararında

Bas, düşündüğümüz kadar sert çarpmasa da yine kararında diyebiliriz. Tınının kristal berraklığında olduğu alt basta en tatmin edicidir. Gürültüyü ve titreşimi derinlik ve artikülasyon ile hissedebilirsiniz. Frekanslar, her zaman en eğlenceli veya ilgi çekici olmayan gerçekçi bir tonla kendilerini gösterir. Bu, duymaktan çok hissedilen bir imza türü ve bu deneyim benim için yeterince sürükleyiciydi. Orta bas güçlü bir vuruştan yoksun olsa bile, yine de düşük kaliteli ayrıntıların iyi bir temelini oluşturan dengeli bir varlığa sahip.

Ortalarda bir ton yer var. Boşluktaki frekanslar, enstrümantalleri ve vokalleri, onları kolayca tanınabilecek şekilde telaffuz ederek, iyi bir bedene sahiptir. Bu, ses imzasının en doğrusal bölgesidir, ancak hiçbir zaman sınırlayıcı hissettirmez. Elektro gitar soloları ve piyano notaları gibi bazı enstrümanlarda hoş bir çabukluk var. Tonlarının çabukluğunu hissedebilirsiniz. Stellaris’in ses imzasını önemli ölçüde heyecanlandıran karışımın her bir parçasına ağırlık ve güç verir. Vokallerin karışımda doğal bir varlığı vardır. Merkeze hassasiyetle yerleştirilirler ve bu bölgedeki frekanslara daha havadar bir his veren hafif bir yüksekliğe sahiptirler.

Stellaris’in tizliği en iyi özelliklerinden biridir. Tınısı harika canlı ve havadar, renkli dokuları sergiliyor. Hi-şapkalara ve teflere çok fazla tanım katıyorlar, karışımda parıldamalarını ve ışıldamalarını sağlıyorlar. Rezonansları her zaman iyi kontrol edilir ve yalnızca bölgenin sert görünmesini engelleyen unsurları vurgular. Bu, ses imzasının üst kısmını baştan çıkarıcı bir parlaklıkla kaplayan daha hassas bir tona sahip.

Sadece uygun fiyatlı değil, aynı zamanda harika bir ses taşıyor. Bas ve ortalarda net ayrıntılara ve yükseklerde olağanüstü dokuya sahip geniş ve havadar bir ses sahnesine sahiptir. Ayrıca, bu fiyata, bu kadar çarpıcı bir tasarıma sahip başka bir IEM bulamazsınız, bu da biraz şüpheli olsa bile. Moondrop  100 dolara bu giriş seviyesi odyofil pazarı için harika bir ürün daha yarattı diyebiliriz.