Öncelikle en son söyleyeceğimizi en başta söyleyelim. Bu yaşananlar Samsung hariç bir üreticinin başına gelseydi; ya kendini uzun süre toparlayamaz ya da muhtemelen iflas bayrağını çekerdi. Güney Koreli üreticinin 2 Ağustos tarihinde tanıttığı yeni nesil amiral gemisi Galaxy Note 7, Ağustos ayının son haftası satışa sunulmuştu. Ülkemizde de 24 Ağustos tarihinde kullanıcılar ile buluşan Note 7‘nin üzerinde kara bulutlar gezmeye başlamıştı.
İlk bir hafta içinde Samsung kayıtlarına göre 35 adet yanma ve / veya patlama vakası görülmesi üzerine Güney Koreli üretici kullanıcılarının can ve mal güvenliğini düşünüp ürünlerini geri toplama kararı almıştı. Bu süreçte kullanıcılar isterlerse telefonları iade edip paralarını alabiliyorken; dilerlerse değişim cihazını Samsung’tan talep ederek Yenilenmiş Galaxy Note 7‘leri bekleyebileceklerdi. Bu süreç 28 Eylül tarihinde sonuçlandı ve Samsung Yenilenmiş ürünlerini Güney Kore’den başlamak üzere dağıtmaya başladı. 2 Ekim tarihinde gelen bir haber ise Samsung’un radikal bir karar alması için başlangıcı oluşturuyordu.
Southwest Airlines uçağında meydana gelen kendi kendine yanma olayından sonra başlatılan incelemenin sonucunda Samsung öncelikle Note 7 üretimini durdurduğunu açıkladı. Bugün gelen bilgilere göreyse belki de 7 rakamının uğursuzluğu Samsung Galaxy Note 7‘yi tamamen pazardan çektiğini duyurdu.
2 kez geri toplatma ve 2 kez üretim sürecine dahil olan Note 7‘lerin tüm bu işlemlerinin 5 milyar dolar civarında olduğu dile getirilirken yaşanılan borsa kayıpları ve genel giderler eklendiğinde tam kaybın 17 milyar dolar olacağı uzmanlar tarafından dile getiriliyor. 17 milyar dolar özellikle yatırımcılar için ciddi bir külfet fakat firma bunu atlatabilecek güçte ve yapıda. Zaten geçtiğimiz gün yapılan 3. çeyrek sonuçlarına göre bu miktardan kat ve kat fazlası Samsung‘un kasasında nakit olarak duruyor. Maddi olarak Samsung kaybettiklerini geri koyabilir ama kullanıcıların karşısında nasıl bir geri kazanım sağlayacak bunu hep birlikte göreceğiz. Bunun gibi bir durumla, LG, Sony, Huawei karşı karşıya kalsa oldukça zorlanabilecekken; Çinli markalar ve HTC böyle bir süreçte dükkanı kapatabilirlerdi diye de düşünüyoruz.
