Tarımda Yeni Dönem: Türkiye, Yapay Zekalı Uydu Sistemine Geçiyor
Yapay zekalı uydu sistemiyle Türkiye, tarım arazilerini anlık izleyerek üretim planlamasında yüksek doğruluk ve verimlilik hedefliyor.

Türkiye, tarımda dijital dönüşüm sürecinde önemli bir adım atarak yapay zekalı uydu sistemi kullanımına geçti. Türksat tarafından geliştirilen bu sistem, tarım alanlarını yüksek doğruluk oranıyla analiz ederek ürün tespiti ve verim tahmininde devrim yaratıyor. Uydu verileri sayesinde poppy tarlalarından buğday üretimine kadar birçok ürün grubu anlık olarak izlenebiliyor ve sahadaki değişiklikler hızla tespit edilebiliyor.
Gelişmiş yapay zekâ algoritmaları, geleneksel denetim süreçlerinin yerine geçerek hem zaman kaybını önlüyor hem de devlet desteklerinin daha adil ve sürdürülebilir şekilde yönlendirilmesini sağlıyor. Bu teknolojiyle üreticilere yönelik kararlar artık daha bilimsel temellere dayanıyor.
Yapay Zekalı Uydu Sistemi Tarımda Ne Değiştiriyor?
Göktürk-1, Göktürk-2, Sentinel-2 ve PlanetScope gibi gelişmiş uydulardan alınan görüntüler, Türksat’ın geliştirdiği yapay zekâ sistemiyle analiz edilerek tarımsal üretimin her aşaması izleniyor. Bu sistem sayesinde, beyan edilen üretim alanlarının doğru olup olmadığı kontrol ediliyor, mükerrer ya da şüpheli beyanlar kolayca tespit edilebiliyor.
Ayrıca bitki sağlığı, su stresi ve azot seviyesi gibi kritik göstergeler de sistem tarafından analiz edilerek erkenden müdahale imkânı sunuluyor. Böylece hem verim kayıpları önleniyor hem de sürdürülebilir tarım politikalarına katkı sağlanıyor. Sistem, geleneksel denetimlere kıyasla çok daha düşük maliyetle ve hızla çalışıyor.
Şu ana kadar Türkiye genelinde 45 milyon dekardan fazla tarım arazisi bu sistemle analiz edildi. Yapılan saha doğrulama çalışmalarında yüzde 98’in üzerinde başarı oranına ulaşıldı. Bu oran, sistemin güvenilirliğini ve kullanılabilirliğini net biçimde ortaya koyuyor.
Yeni yapay zekalı uydu sistemi sayesinde üretim planlaması daha doğru yapılıyor, tarımsal destekler etkin şekilde yönlendiriliyor ve gıda güvenliği stratejileri daha sağlam temellere oturuyor. Bu sistem, aynı zamanda çiftçilerin su kullanımını optimize etmelerine ve iklim değişikliği karşısında daha dirençli hale gelmelerine de katkı sağlıyor. Türkiye, bu atılımıyla tarımda dijital çağın gereklerine hızla uyum sağlıyor.