Ses konusunda ilklere imza atan Koss’un efsanesini inceledik. Koss Porta Pro, Yaxi padler ile adeta hi-end kulaklıklara kafa tutuyor.
Ses ile ilgilenenler Koss markasını yakından takip ediyor ve biliyordur. Giriş seviyesinden üst seviyeye kadar farklı kulaklıklar üreten firma, özellikle 50 dolar bandında satışa sunduğu kulaklıklar ile büyük ses getirmeyi başardı. Giriş segmentinde diğer firmalar gibi malzeme kalitesine çok önem vermeden direkt olarak sürücülere odaklanan firma, bu süreçte karşımıza Koss Porta Pro efsanesi ile çıkageldi. Giriş seviyesinde yer alan bu kulaklığı elinize aldığınızda biraz hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Ancak kulaklığı kulağınıza takıp müziği başlattığınızda bu ne dedirtiyor. Boyundan büyük işlere imza atan Porta Pro’ya bir de Japon firma olan Yaxi’nin Yaxi pad’lerini taktığınızda kulağınızdan çıkarmak istemeyeceğiniz bir aksesuara dönüşüyor. Koss Porta Pro incelememize geçmeden önce gelin Koss firmasının kuruluşundan kısaca söz edelim.
Koss’un tarihçesi
John C. Koss, 1953’te JC Koss Hastane Televizyon Kiralama Şirketini kurdu. Kısa bir süre sonra Koss yeni fikirler aramaya başladı ve sonunda bir stereo kulaklık geliştirmek için Martin Lange ile ortaklık kurdu. John C. Koss, bir mühendis olan Lange ile birlikte çalışarak şirketi neredeyse tesadüfen piyasaya çıkaran kulaklığı geliştirmek için çalıştı. Bu ürünü benzersiz kılan, dinleyicilere ilk Koss SP/3 Stereofonları dinleme fırsatı veren gizlilik anahtarı özelliğiydi. Başlangıçta ürünün amacı, tüketicilere taşınabilir fonografın yüksek kaliteli stereo sesini göstermekti. Bu zamandan önce, kulaklıklar yalnızca iletişim amacıyla kullanılıyordu. 1958’de tasarım Milwaukee’deki bir hi-fi ticaret fuarında tanıtıldı ve izleyiciler tasarımı onayladı. Ticaret fuarından kısa bir süre sonra Koss, bodrum katındaki dairesinden stereofon üretimine ve pazarlamasına başladı. Teknoloji, gelecek yıllarda kulaklıkların tasarımını ve estetiğini belirleyen rakip üreticiler tarafından taklit edildi.
Koss Porta Pro inceleme
Koss’un stereo’nun kurucularından olduğunu da belirtelim. Ses konusunda ilklere imza atan bu firma, doğal olarak sürücüleri ile de uzmanlaşıyor. Porta Pro’da 15-25,000 Hz frekanslarında yayın yapan beslemsi kolay olan 60 ohms değerli 101 dB sürücüler karşılıyor. Bu sürücüler monitör kulaklıklar gibi flat bir yapıya sahip. Karakteri hafif bass’a kayan Porta Pro, her türlü müzik türüne ayak uydurması ile dikkat çekiyor. Bu seviyedeki kulaklıklar genellikle kadın vokalleri başarılı bir şekile sunsada erkek vokallerde alt frekansların karışmasından dolayı boğuklaşıyor. Ancak Porta Pro’da öyle bir denge var ki cinsiyet fark etmeksizin tüm vokalleri net ve berrak bir şekilde duyabiliyorsunuz.
Equalizer tepkisi de kulaklığın oldukça güzel. Burada iPhone’un hiçbir karakteri olmayan sesleri bozan Equ’sundan bahsetmiyoruz. Detaylı bir Equ ayarı yaptığınızda kulaklığı istediğiniz şeye evirebiliyorsunuz. Basshead’leri bile bu kulaklık fazlasıyla tatmin edecek. Alt frekanslar olduğu gibi tok ve sert bir şekilde vuruluyor. Ancak bu noktada basshead kulaklıklar gibi yapay titreşimleri beklemeyin. Bu kulaklık flat yapıda olduğu için bassları olduğu gibi temiz bir şekilde sunuyor. Rap ve Hip/Hop müzik dinleyenlerin alt frekanslardan tatmin olacağını düşünüyoruz. En azından bizi mest etmeyi başardı.
Bu kulaklığı çeşitli DAC’lar ile de kullandık. Ancak sürmesi kolay bir kulaklık olduğu için DAC’ın çok bir etkisi olmuyor. Direkt olarak cihazınıza bağlayıp müzik keyfini yaşayabileceğiniz Porta Pro, sahnesi ile bizi biraz üzdü. Kulaklıkta sahne detayı atlanmış gibi bir şey. Ses oldukça dar bir yapıda kulağa veriliyor. On ear yapısından dolayı sahne detayları maalesef ki pek yok. Ama bu kötü bir şey gibi algılanmasın. Genel müzik dinleyicisine hitap eden kulaklığın sadece niş türlerde başarısız olduğunun altınız çizelim.
Hep müzikten bahsedecek değiliz. Şimdi de oyun ve film performansından bahsedelim. Kulaklığı DualSense’e direkt olarak 3.5mm’den bağladık ve Tempest 3D özelliğini açtık. Müzik kulaklığı oldu size oyuncu kulaklığı. Bir kulaklığın her türe ayak uydurması fazla gördüğümüz bir şey değil. Ancak Porta Pro oyunda olduğu kadar filmde de ben buradayım diyor. Kulaklığı bize ulaştıran Koss’un resmi Türkiye distribütörü Akalın Müzik’ten Koss’un tüm ürünlerini satın alabileceğinizi belirtelim.
Yaxi Pad’ler ile farkı hissedin
Yaxi Pad’lere değinecek olursak; kulaklığın standart padleri on ear yapıda olduğu için bassları kulağa fazla yayamıyor. Yaxi Pad hem hacimsel olarak büyük olduğu için bassları over ear kulaklık tadında sunuyor. Renk seçenekleri ile gelen bu padler ile kulaklık resmen seviye atlıyor diyebiliriz.
Kulaklığın yapısına değinecek olursak yazının başında da belirttiğimiz malzeme kalitesi fiyatı uygun tutmak adına basit tutulmuş. Tüy kadar hafif olan bu kulaklığı sabah 9’da işe başladığımızda kulağımıza takıp akşam üzeri 6’ya kadar neredeyse aralıksız müzik dinledik. Hafif yapısından dolayı kulakta ve başta gerçekten de sıfır ağrı. Sanki kulağınızda yok gibi bir şey.
